Blog Kategorileri
- Dijital Marka (9)
- Genel (16)
- Girişimcilik (20)
- İmaj Yönetimi (22)
- Kişisel Marka (22)
- Kişisel Stil (12)
- Kurumsal Hayat (21)
- Liderlik (5)
- Marka Pazarlama (12)
- Sosyal Medya (9)
- Sözlü & Sözsüz İletişim (16)
E-Bülten Üyeliği
Netflix’in kurucusu Reed Hastings, yaptığı bir röportajda marka olarak abonelerinin zamanı için mücadele ettiklerini belirterek Netflix’in rakibi Youtube, Amazon değil “uyku” demişti.
Aynı şekilde tüm sosyal medya platformları, kullanıcılarının sosyal medyada harcadıkları 7,5 saat için mücadele ediyorlar. Bir platform bu saat diliminden ne kadar fazla pay alırsa o kadar çok kullanıcının hayatına dahil olup değer yaratmaya başlıyor. (Türkiye’deki sosyal medya kullanım oranlarıyla ilgili rapora buradan ulaşabilirsiniz.)
Pandemiyle evde geçirilen zamanın artması Clubhouse için bu anlamda büyük bir fırsatı da beraberinde getirdi ve Şubat ayı itibariyle 2 milyon aktif kullanıcıyla diğer sosyal medya mecralarından büyük bir pay almaya başladı.
(Clubhouse nedir? ile ilgili yazı için burayı tıklayabilirsiniz. )
Peki markalar Clubhouse’u nasıl kullanabilirler?
Marka iletişimine yeni bir boyut katarak markalara bu konuda alan açan Clubhouse, sesi kullanarak insanların tam zamanlı sohbet yoluyla bağlantı kurması, paylaşması, öğrenmesi ve büyümesinde önemli bir rol oynayacaktır. Çünkü ses, markalara insansı bir özellik üzerinden etkileşime girme şansı verdiğinden marka ile kullanıcıları arasında direk ve samimi bir bağ kurmayı sağlar.
Fikir lideri ve fenomen kullanımlarının artması bekleniyor
Clubhouse’da öne çıkacağı düşünülen önemli bir konu ise markaların fikir lideri ve fenomen kullanımları. Özellikle fenomen ve marka iş birliklerinin eskisi gibi olmayacağı öngörülüyor. Karşılıklı ihtiyaçları anlamaya yönelik ilk adımlar atılıp sohbet odaları üzerinden fenomen/marka ve ajansların ihtiyaçları ve nasıl doğru bir sinerji yaratabileceği konuşulmaya başlandı bile.
Clubhouse’da marka iletişimi; doğru fenomen, içerik, süre ve mesaj ekseninde kurgulandığında hem marka vaadini gerçekleştirilmesinde büyük bir rol oynayacak hem de markalar kimlik ve değerleriyle uyumlu fenomenler üzerinden kullanıcılarıyla daha derin bir ilişki kurma şansı yakalayacaklar.
Ayrıca diğer mecralardan farklı olarak, uzmanlık alanlarında güçlü konuşma becerileri olan, moderasyon ve iletişimde belli nezaket kurallarını önemseyen fikir liderlerinin de markalaşmasına yardımcı olabilecek bir platform olarak belki de platforma özel yeni fenomenlerinin doğmasına da olanak sağlayacaktır.
Güven ve samimiyet odaklı topluluk iletişimi
Bugün özellikle rekabetin artması ile markaların kişilikleri, vaatleri ve bu vaatlerini nasıl hayata geçirdikleri daha da önemli hale geldi. Duyguların satın alma kararı üzerindeki en büyük tetikleyici olması markaların sahip oldukları kimlikle kullanıcılar ile nasıl bir ilişki kurduklarında büyük önem taşıyor.
Peki, neden iletişimin odağında güven ve samimiyet olmalı?
Aynı insanların birbirleri üzerinde oluşturdukları izlenimlerde olduğu gibi tüketiciler de markalar hakkındaki izlenimlerinde ilk olarak “güven” ararlar çünkü bağ kurmaları açısından önemlidir. Samimiyet ise güveni beraberinde getirir. Clubhouse bu anlamda markaların doğal yollarla samimi ilişkiler inşa etmesini kolaylaştıran bir platform.
Clubhouse, CEO’ların kullanıcı ya da potansiyel kullanıcılarla iletişim kurabildiği ve markaların konuşulanları dinlediği ve etkileşime geçebildiği bir yer olarak iki ayrı kanal için de çok fazla fırsat içeriyor.
Şimdiye kadar daha çok Twitter’da CEO’ların kullanıcılarıyla güçlü iletişim kurduğu birçok başarı örneğine tanık olduk. Fakat bu platformda karşılaşılan trol sorunu, verilmek istenen mesajı saptırdığından daha derin bir bağ kurulmasına imkan sağlayamıyordu.
Bugün ise Elon Musk gibi liderler şirketleriyle ilgili açıklamalarını Clubhouse üzerinden yapmaya başladı. Şirketler bu platformu konvansiyonel kanallar dışında kurumsal sözcü ve PR’cılarının önemli bir mecrası olarak tanımlamaya başlarsa hem kurumlar hem girişimler açısından yepyeni bir medya kanalı oluştuğunu göreceğiz.
Clubhouse kurumsal imaj ve PR konusunda nasıl bir etki yaratacak?
Clubhouse gelişmeye devam ettikçe sektördeki önemli isimlerle network oluşturulması ve tartışmaya neden olan konuların gözlenmesi gibi konularda PR’cılar için bir erken uyarı sistemi gibi hareket edebilir.
Şimdiye kadar birçok kurumsal marka, kullandığı sosyal dinleme uygulamaları ile internette markaları hakkında yazılan yorumları tarayıp aksiyonlar alabiliyordu. Fakat şimdi Clubhouse ile bu uygulamaların bir ayağı olan “dinleme” eksik kalmış olacak. Büyük ihtimalle yakın zamanda ses bazlı anlık olarak marka hakkında konuşulanları dinlemeye yönelik yeni uygulamaların da çıktığını göreceğiz.
Clubhouse, markaları temsil eden moderatörlerin kendi alanında fikir liderleri ve uzmanlar olarak konumlandırılmasına izin verdiği için hem kurumlar hem de girişimciler için markalaşma ile global pazarlara açılma ve işbirlikleri oluşturma konusunda da imkan sağlayacaktır. Kişisel markalaşmanın öneminden daha uzun seneler bahsedeceğiz.
Platformdaki medya ve haber kaynaklarını temsil eden kişilerle olan ilişkiler krizleri erken önleme konusunda önemli bir yere de sahip olabilir. Bu da aynı zamanda platformda oluşturulan marka savunucularının marka ve kurumsal imajı güçlendirmesine sağlayabilir.
Ürün ve kanal geliştirme açısından önemi
Clubhouse, markalar tarafından ilgili sohbet odaları kurgulandığı takdirde markanın kampanyasıyla ilgili yorumları dinleyebileceği, yeni bir kategori ya da ürün lansmanı öncesi tepkileri öngörmeyi kolaylaştırabilecek bir platform olarak da değerlendirilebilir.
“Social listening” dediğimiz markaların daha çok konuşulanları dinlediği bir mecra olarak Clubhouse’u kullanması yeni kampanyalara dönüşecek yaratıcı ve güçlü iç görüler elde etmesine destek olabilir.
Aynı zamanda Clubhouse’un uluslararası bir platform oluşu markaların farklı pazarlardaki sektörel gelişmeleri takip ederek pazarı anlama ve yorum yapabilme esnekliği de sağlayacaktır.
Sosyal sorumluluk odağında marka iletişimi için önemli bir platform
Bu konuyla ilgili birkaç hafta önce Reckitt Benckiser Pazarlama Direktörü Tarık Bayar Clubhouse’da ödüllü sosyal sorumluluk projeleri olan Türkiye’nin suyu kampanyasını ve detaylarını anlattı. Kampanyanın ana amacını, nasıl oluştuğunu, kurgusunu paylaşarak hem nihai kullanıcıların hem de diğer ajans yetkililerinin sorularını cevapladı. Böylelikle ileride yapılacak sosyal sorumluluk projelerinde de markaların neleri göz önüne alması gerektiğiyle ilgili birçok alt fikir de oluştu.
Gidişatı takip etmek ve sosyal sorumluluk projelerinde beklentileri öngörmek önemli.
“Çünkü zamanla değişen alışverişçi motivasyonlarını da göz önüne aldığımızda sadece PR amaçlı, altı doldurulmayan ve kurumun diğer çalışmalarından da kopuk, tek seferlik sosyal sorumluluk kampanyalarının artık eskide kaldığını söylemek gerekiyor.”
Geleceğin alışverişçisi ve harcamanın büyük bir kısmını yapacağı tahmin edilen Z kuşağının (2000-2020 yılları arasında doğan) bu değişimde etkisi büyük. Söz kadar icraat da önemli diyen Z kuşağı için markaların topluma olan faydasını şeffaf bir şekilde göstermesi önemli bir satın alma motivasyonu yaratacağı düşünülüyor.
Clubhouse’da tam da bu noktada ajans ve kuşak temsilcileriyle bir araya gelerek, markalara güçlü iç görüler yaratan kampanya kurgusu oluşturulabilecekleri güzel bir alan sağlıyor.
Girişimcilerin yeni platformu: Clubhouse
Diğer bir yandan Clubhouse, şimdiye kadar ayrı bir platformu olmayan girişimciler için de büyük bir fırsat yarattı. Ekosisteme yeni giren, yatırım arayan, yatırımcılardan fikir almak isteyen ya da global pazarlara açılma konusunda deneyimlerini paylaşan her girişimci için çok değerli bir network aracı haline geldi. Bu aralar özellikle yeni iş fikirlerinin yatırımcılara tanıtıldığı (sales pitch) odalarla yatırımcıların girişimlerde aradığı özelliklerin anlatıldığı odalar çok rağbet görüyor.
Girişimler Clubhouse’u nasıl kullanabilir?
Girişimciler Clubhouse’u kendi açtıkları sohbet odalarında moderatör olarak konumlanarak iş fikirlerini geliştirmek ya da sadece potansiyel kullanıcılardan yorum almak için kullanabilir. Hatta bu odalarda tanışıp diğer girişimlerin bulunduğu whatsapp gruplarında birbirine destek olan gruplar da öne çıkmaya başladı.
Clubhouse’un girişimcilik ekosisteminin doğasındaki “yalnızlığı” bir dayanışma platformu haline getirmesinden dolayı girişimcilerin daha çok hayatlarının içinde olacak bir marka olacağını söylemek gerekir.