Blog Kategorileri
- Dijital Marka (9)
- Genel (16)
- Girişimcilik (20)
- İmaj Yönetimi (22)
- Kişisel Marka (22)
- Kişisel Stil (12)
- Kurumsal Hayat (21)
- Liderlik (5)
- Marka Pazarlama (12)
- Sosyal Medya (9)
- Sözlü & Sözsüz İletişim (16)
E-Bülten Üyeliği
Profesyonel hayatta başkalarını etkileyebilme becerisinden daha büyük bir başarı yoktur.
Yapılan araştırmalar mühendislik gibi teknik bilgiye dayanan bir meslekte bile başarının yüzde 15’inin teknik bilgiye; yüzde 85’inin ise insanları idare etme meziyetine bağlı olduğunu ortaya çıkarıyor.
Bu demektir ki işimizin büyük kısmı insanları etkileme üzerine kuruludur. Organizasyon şemasının neresinde olursanız olun insanları etkilemeyi ne kadar başardığınız geleceğinizin şekillenmesinde büyük bir rol oynar. Özellikle yeni biriyle tanıştığınızda dikkat etmeniz gerekenler:
1. Dış görünüşün etkisi
Fiziksel güzellik ve çekiciliğin ilk izlenim üzerindeki etkisinin ne kadar fazla olduğundan bahsetmiştik. Kıyafetleriniz, duruşunuz, aksesuarlarınız ve saçınız bile karşınızdakine sizle ilgili bir mesaj verir. Görüntünüz verdiğiniz mesajın gücünü arttıracak şekilde hedeflerinizle, işinizle, pozisyonunuzla uyumlu olmalı fakat aynı zamanda mesajınızın da önüne geçmemeli.
Bakımlı kişilerin, işlerinde de özenli, sorumlu ve başarılı kişiler oldukları düşünüldüğünden bu kişilere saygı duyarız. Bunla beraber işinizle, pozisyonunuzla uyumlu bir mesaj veren bir kıyafet seçmeniz gerekiyor. Kıyafetler işinizi ne kadar iyi yaptığınızı çok etkilemez ama işte nasıl algılandığınızı önemli ölçüde etkiler.
Bu yüzden karşınızdakinde nasıl bir imaj yaratmak istediğinizi kendinize sorun. Açık ve samimi mi? Kendinden emin ve güçlü mü görünmek istiyorsunuz? Bu görüntüyü yaratan kıyafetler seçin.
2. İsimleri kullanın
İletişim sırasında yeni tanıştığımız bir kişinin ismini kullanmanın muazzam bir etkiye sahiptir. Dünyada insanların duyabilecekleri en güzel ses kendi isimleridir. Yeni tanıştığınız kişinin ismini iletişimin ilk birkaç dakikasında sık sık kullanın böylece karşınızdakiyle daha kişisel bir bağ kurmanız kolaylaşır.
Uzmanlar böyle yaparak aynı zamanda ismini kullandığınız kişinin varoluşunu da doğruladığınızı belirtir ki bu bile başlı başına pozitif duygular beslenmesi için yeterlidir.
3. İyi bir dinleyici olun
İyi bir dinleyici olduğunuzu göstermeniz çok önemli. Aktif bir dinleyici olarak karşı tarafı tüm dikkatinizle dinler, gerektiği yerde sorular sorarak yönlendirir ve sözünü kesmezseniz iletişim halinde olduğunuz herkes üzerinde güçlü bir izlenim bırakmanız kaçınılmaz.
4. Göz teması ve beden dili
Harvard Business School tarafından yapılan araştırmalar bir kişinin beden dilinin karşısındakini etkilemede rol oynadığını gösteriyor. Kendinden emin bir tokalaşma iyi bir başlangıç için şart. Güvenilir ve güçlü görünmek istiyorsanız kapsama alanınızı genişletin. Başkaları ile konuşurken başınız dik, özgüveni yüksek bir duruş sergileyin ve elbette iyi göz teması kurun.
Konuştuğunuz kişiyle göz temasını kaçırmak ve başka bir şeyle ilgilenmek dikkati dağıtıp sizden uzaklaşmasına neden olur. Göz temasının sıklığı ve sürekliliği karşı tarafa rahatsızlık vermeyecek şekilde ayarlanması da önemlidir.
5. İlgi merkezi siz değilsiniz, unutmayın!
İyi bir izlenim yaratmaya çalışırken kendiniz gibi olmanız önemli. Karşınızdakini ne kadar iyi hissettirirseniz o kadar çok olumlu bir izlenime sahip olursunuz. Tanıştığınız kişiyi görüşmenin merkezine koyun. İnsanlar kendilerinden bahsetmeyi, başkaları tarafından onaylanmayı ve kabul görmeyi severler. Bunu yaptığınızda yeni tanıştığınız insanların sizle devamlı görüşmek istediğini fark edeceksiniz..
6. Ses tonu önemli
Sesiniz en güçlü iletişim araçlarınızdan biridir. Aynı zamanda kuvvetli bir kişisel marka aracıdır. Ses tonunuz ve kullandığınız vurgular sizle ilgili birçok şey anlatır. Monotonluğu yenmek için ses tonunuzu vurgularla değiştirebilir ve böylece karşı tarafın dikkatini üzerinizde tutabilirsiniz.
7. Ortak bir konu bulun
Karşındakiyle bir bağ kurmanın bir başka yolu da ortak bir nokta bulmaktır. Bu konular hakkında başlatacağınız kısa sohbetler atmosferin yumuşamasını sağlar. Örneğin, aynı üniversiteden mezun olmanız, çocuklarınızın aynı okula gitmesi, aynı takımları tutmanız ya da ortak arkadaşlarınız gibi her türlü konu olabilir. Bu konuda görüşeceğiniz kişinin ilgi alanlarını bilmiyorsanız biraz araştırmanız gerekebilir. Ön araştırmanızı yaparken sosyal medya iyi bir başlangıç olabilir.
Yalnız işle ilgili görüşmelerde gündemin sıcak konularından da olsa mümkün oldukça din ve politika ile ilgili sohbetlerden uzak durmak önemli. Unutmayalım ana amacımız kısa sohbetlerle başlayıp ortamı yumuşatmak…
8. Gülümsemenin etkisini kullanın
Charles Schwab gülümsemenin bir milyon dolar değerinde olduğunu söyler. Bu yüzden içten bir gülümsemenin açmayacağı kapı yoktur. İnsanlar güleryüzlü kişileri güvenilir ve daha çekici bulurken kızgın görünümlüleri de güvenilmez olarak görme eğilimindedir. Ayrıca gülümse karşı tarafa yüklü bir pozitif enerji geçireceğinden karşı taraf üzerindeki etkisi oldukça güçlüdür.
9. Ortamdan kibar bir şekilde ayrılın
Karşınızdakinin konuşmasını kesmeden ilk fırsat bulduğunuz anda samimi bir şekilde gülümseyip müsade istemek sohbetten ne kadar keyif aldığınız anlamına gelecektir.